7 Ekim 2012 Pazar

Suyun ve Toprağın Mistik Dörtgeni – Şefkat ve Hizmet Zamanı

Başak’taki Venüs, Balık’taki Chiron ile Yengeç’teki Ay ise Oğlak’taki Pluto ile zıtlaşma halinde. Ancak ikisi Su diğer ikisi de Toprak burçlarında yer alan gezegenlerin aralarındaki açılar, tam bir dikdörtgen oluşturmalarını sağlıyor. Mistik Dörtgen olarak tarif edilen bu görünümün büyülü yanı, içinde barındırdığı gerilimlere çözüm üretmeyi sağlayan, dönüştürücü ve iyileştirici bir düzenek olmasıdır…

Başak’taki Venüs, kaynaklarının üzerine titrer. Balık’taki Chiron ise bütün kaynaklarını hizmete açmıştır. Yengeç’teki Ay ona mutluluk ve güven veren şeylerin içine gömülüp battaniyeyi de kafasına çekmek ister. Oğlaktaki Pluto ise yapayalnız ve çırılçıplak kaldığında dahi ayakları üzerinde doğrulmak için uğraşır.


Bu mistik dörtgen maddi manevi kayıplara uğramaktan duyduğumuz korkuların ve geçmişte yaşadığımız kayıpların verdiği acı ve yılgınlık hissinin üstesinden gelmek hakkındadır. Bize şunları öğütler;

- Yeteneklerini iyi kullanmak ve güçlü olmak istiyorsan, bir amaca hizmet et.

- Acıdan kurtulmak istiyorsan bir yarayı iyileştir.

- Sevdiklerini korumak istiyorsan onlara şefkatle sarıl ama tırnaklarını geçirme.

- Herşeyini yitirdiğini düşünme… Şefkat ve anlayış senden alınamayan zenginliklerdir ve paylaştıkça çoğalırlar.

- Kendini daima mutlu ve güvenli hissetmek istiyorsan, her an yitip gidebilecek şeylere tutunmak yerine, özündeki sonsuz güce tutun.

Bu dersler önümüzdeki birkaç gün boyunca menümüzde yer alabilir… Hatırlamak ve uygulamak nasip ola!

Göklerde başka neler oluyor derseniz bugün;

İkizlerdeki Retro Jüpiter’in Terazideki Güneş’le yaptığı üçgen, bazılarımıza hoş bir tembellik ve genişlik hissi verebilir. Ancak ilk anda keyifli ve verimli gelen projelere, iyi düşünmeden girmemek, karşılamaya gücümüzün yetmeyeceği harcamaları yapmamak konusunda özellikle dikkatli olmak gerekir. Gelin siz bu açıyı fazla geniş davranarak geleceğini tehlikeye attığınız işleri toparlamak, düzene koymak için kullanın. Hele başkalarına da zarar verebilecek bir ihmal varsa ortada, gerekirse kendinizden fedakarlıkta bulunarak adaleti ve dengeyi sağlayın.

Akrep’teki Satürn-Merkür kavuşumu ise aşırı kaygılı ve kuşkucu olmak ya da istediklerimizi elde etmek için her yolu mübah görmek gibi hayırsız eğilimler oluşturabilir. Bu açıyı da, titiz, sorgulayıcı ve kararlı olmak için kullanın.

Yaşanmış zararların en büyük karı, bize verdikleri derslerdir. Ancak aynı dersleri alan insanların tutacağı yolu yine tercihleri belirleyecektir. Kimileri ”böyle gelmiş böyle gider” deyip kendini bırakır… Kimileri ”alem buysa kral benim” diyerek kendisine yapılmasını istemeyeceği şeyleri başkalarına yapmaya soyunur… Yaşadıklarından gerçek anlamda karlı çıkanlar ise, gücün hırslarından kurtulmak ve zaaflarını yönetmek olduğunu farkedenlerdir.

Yüreğinizi katılaştırmayın ve özünüze sırt çevirmeyin Dostlar… Işıksız dehlizlerden sizi çıkaracak olan tek şey, açık ve temiz bir kalbin yolgöstericiliğidir!

Tatlı bir Pazar Melodisi olsun bu yazının eşlikçisi … MARBELLA – Besos Usados








Hiç yorum yok: