 |
| Vladimir KUSH - Sunrise at the Ocean |
Şimdi hızla iyileşme zamanı... Hızla ve tabii biraz da gayretle :)
Bugün ne zamandır bahsedip durduğum Güneş - Kuzey Ay Düğümü - Güney Ay Düğümü karesi tam açıyla hissettirecek kendini;
Alışkanlıklarımızı temsil eden... hep yapageldiklerimizi, en iyi bildiklerimizi gösteren Güney Ay Düğümü, içimizi yakıp kavuran korku ve özlemleri, aşmamız gereken olumsuz duyguları gösteren Lilith ile kucak kucağa, Egomuza tam kare yapıyor. Ruhumuzla uyumlu, bizi destekleyen, terbiye edilmeyi kabul eden bir nefsi gösteren Juno ise, edinmemiz gereken alışkanlık ve adapları temsil eden Kuzey Ay Düğümü ile kavuşum halinde ... Ve o da Egomuza tam kare!
Bırak sana geçmişte acı vermiş olan alışkanlıkları, düşünce ve davranışları bir yana... Korkma yürü ileri yürü diye bağırıyor gökler. Yoksa kendi mahvına tek sebep kendin olacaksın!
''NEDİR JUNO YA bu alışkanlıklar? ŞEKER'den mi vazgeçeyim, TUZ'dan mı...'' diyenlere selam olsun! :)
Ben susayım gökler konuşsun onu da;
Ay Akrepten geçerken bugün Chiron ve Venüs ile ılımlı açılar kuracak hatta geniş orblu bir üçgen yapacak... Bu adeta bir prova! Önümüzdeki 1-2 hafta için asıl hazır olmamız gereken, Güneş Başakta ilerledikçe daha etkili hale gelecek Güneş-Pluto-Chiron dik üçgeni... Buna uzak mesafeden Venüs de dikdörtgenin dördüncü ucunu tamamlarcasına dahil olacak... Nedir hikayesi derseniz;
''Değer verdiğin ve kaybettiğin şeyler için üzülmeyi bırak! Hiç biri sana senin özdeğerini iade edemez! Kendini ne bir başkasının sevgisiyle, ne parayla, ne mevkiyle, sonsuza dek iyi ve güvende hissedemezsin. Çektiğin acılar için acı çekmeyi ise unut gitsin! Bir de onunla mı üzeceksin yorgun kalbini... Bütün hastalıklarının, bütün bitmek bilmeyen, kendini tekrarlayan sorunların nedeni, hep sana uymayan elbiseyi değiştirmek yerine yama yapmaya çalışmak değil mi? Sana seni sevdirecek, duygusal ve fiziksel sağlığını geri kazandıracak ya da elinde kalanı korumana yardımcı olacak tek şey, vicdanını ve onurunu temiz tutarak yaşamaktır! O zaman Rabbin onayını almış olduğunu bilir ve kendinden hoşnut olursun. Yoksa acı hiç ama hiç bırakmayacak yakanı... Yoksa hep biraz boynun bükük, kanadın hep biraz kırık olacak. Yoksa, başkaları tarafından affedilmeyi, onaylanmayı ve korunmayı, senden bile daha korkmuş ve yalnız ve kırık olan ötekilerden bir şifa bulmayı ummaya devam edecek ve hep hayal kırıklığına uğrayacaksın!''
Yaşamımıza sahip çıkma zamanıdır Dostlar! İnsanlık onurumuza sahip çıkma, içimizdeki güce inanma ve sadece doğru bildiğimiz yolda, geriye bakmadan yürüme zamanıdır. Bugün kayıp artık sadece geçmişe yanmaktır. Geçmişe yanmakla vakit kaybedenler, gelecek günlerini de peşin peşin yakmaktadır! Bunu görün ve kurtulun size ağırlık veren hüzünlü alışkanlıklardan...
Ne gelirse gelsin doğan günle birlikte ... yeter ki ışığınız ve suyunuz ... ve en önemlisi inancınız ve umudunuz hep sizinle olsun :)
Ortadoğulu bir müzisyen ... Doğunun aksak ritimlerini kullanan bir Jazz Trompet ustası İbrahim Malouf - yazar Amir Malouf'un da yeğeni - BEYRUT için bestelemiş... Saçı dağınık, kalbi yorgun, geçmişi savaşlar, yenilgiler, kırıklar ve yangınlarla dolu ama hala güzel Beyrut ... Ne kadar bizim gibi ne kadar bizden ...
http://www.youtube.com/watch?v=x821uJ1Q0ME&feature=related
7 yorum:
Kasım hüzünlüydü.. Nisan'dan beri bitip mahfolma kısmıda doğru. Şimdi iyileşme zamanı.. mı? Işığım ve umudum var, ama inaç ve umut kısmından emin değilim.. ;) Pes ettim artık.. Gökler desteklemedikten, O Yürü ya kulum demedikten sonra, salt olarak haritam bir işe yaramıyor sanırım..?
Hayata yön vermeye çalışmak yerine ... gelenin hayrını farketmek de bir seçim ;) Belki o zaman olumsuz sandıklarımızın içindeki tomurcuklar çiçek olur...
Ben bu zamana kadar hayatıma zaten yön veremedim.. Bundan sonra da bu konuda istesemde başarılı olabileceğimi sanmıyorum, alışılmış tepkilerden ötürü..;) Hayatımdaki olaylar ve durumlar hep dışardan kendiliğinden gelişti.. Hiç düşünmemiştim, kimbilir belki de gelene de gidene de hayırdır dediğim için bu haldeyim.. Oysaki insanlar benim yaptığımın tersini yapıyor,hayatlarına yön veriyorlar hem de büyük bir hırsla.. yada ben onların yaptığının tersini yapıyorum, olanı kabul ediyorum..Ben de o hırs ne arar bir de tembelliğe alışmışım, saldım çayıra mevlam kayıra durumu;)
Bir tanıdığıma durumu anlattığımda şöyle dedi "Bir gün herkes aldandığını anlayacak, ama kimse bu aldanışa pişman olmayacak. Sen sana göre kaybediyorsun, ama aslında kazanıyorsun. Hiçbirşey tek yönlü değildir hayatta..." Siz de iyi tanımladınız "Belki o zaman olumsuz sandıklarımızın içindeki tomurcuklar çiçek olur..." Olumsuzlukların içindeki olumluluklar.. yada olumlulukların içindeki olumsuzluklar... İçimizdeki tüm tohumların filizlenmesi,güzel çiçekler açması dileğimle...
Biraz dikkatle izlerseniz çevrenizdeki insanların da uzun vadede hiçbirşeye yön verememiş ... çok yerde kendilerini kandırmış ya da bazı şeyleri istedikleri yöne sürüklemek adına birçok şeyi zedelemiş olduklarını görürsünüz! Dirayet verili koşullar içinde temiz ve verimli kalmaktır ... Israr ve inat ise, koşulları kendi nefsine göre eğip bükmeye çalışmak ve bu uğurda neyi yıktığına aldırış etmemek... Bunu yapabilmenin yüceltildiği, dirayetin ise lafının edilmediği bir dünyada yaşasak da... göklerin ne zamandır bizi çektiği nokta, sadelik, özen, saygı ve dirayet noktasıdır... Görmek ve uyum içinde yaşamak nasip olsun :)
Ne güzel ifade ettiniz.. Saygı, sevgi, hoşgörü ve gerçek özgürlüğe giden yolun ana temaları.. Amin..
yazılarınız muhteşem! her gun blogu kontrol ediyorum yeni bir şey yazdınız mı diye. bağımlı oldum galiba. söyledim rahatladım :)
Başımın üstünde yeriniz var :) Keyfinize bakın ...
Yorum Gönder