13 Ocak 2013 Pazar

Ay – Satürn Karesi … Hımm Bugün Asabi ”Olmamaya Çalışmak” Zamanı :)



JEDI vs SITH
Dün bir okurumla ”zamanın kalitesi” hakkında yazıştık. Herşeyin bir ”OL” vakti mi var dedi bana… Ben de herşeyin bir olma zamanı ve bu olanların bizde açığa çıkartmaya çalıştığı bazı öğrenme halleri, bazı uyumlanma yetenekleri olduğunu ifade ettim. Bugün Ay-Satürn karesi var örneğin;


Herşeyi soğukkanlılıkla ele alan ve çözüme odaklı Kova’da yol alan Ay, yıkım-yeniden yapılanma süreçlerini tetikleyen Akrep’teki Satürn ile sıkı bir gerilime girmiş durumda. Bu hissi az önce bizzat yaşadım da, onun üzerine ”Yıldızcıklarımın hali pür melali nedir? Ne ola üzerimdeki bu manasız gerginliğin sebebi?” deyip açtım baktım gökkubbe hesaplarına. Bir vesvese, bir olmayanı olmuş gibi hayal edip savunma-saldırı planları yapma hali filan gelmişti ki üstüme… evlere şenlik :) Hatırlarsanız dün, Satürn-Mars karesi etkisini kaybetmeye başlıyor filan diye müjde vermiştim. Ama Ay’ın Mars’a yakınlaşmasıyla sönen yangının külleri karışmakta. Daha vahim bir şeye ‘OL’ demekte gökler; ”Olabilirliklerin gölgesi, – vehim, vesvese, olumsuz beklenti, manasız gardlar alma – eğilimi doğurmakta”

Eh, zaten bir de Uranüs-Venüs karesi var! Yani, rüzgarımızın nereden eseceği, neyi isteyip neyi istemediğimiz, belli değil. Bir de üstüne üstlük etrafımızdakilerin de aklı beş karış havada… Mıfff :))) Bugün ”Nasılsın şekerim?” diye soranlara, ”Valla daha iyi günlerim de olmuştu…” diye cevap verilecek birgün!

Gelgelelim bu mudur insanın göklerden nasibi? Bu mu olmalı yani koca günü peşinde heba edeceğimiz tema? Elbette hayır! Böyle zamanlar bizden ”basiret ve sabır” yeteneğimizi geliştirmemizi isterler Dostlar. Yani bugün nalet & saldırgan ”olmamaya çalışmak” zamanı ;)

Eğer birilerinin yapma ihtimali olan birşeyleri düşünüp düşünüp, testiyi kırmamış çocuğa tokat atmayı planlıyorsanız, kendinize yavaş gitmeyi ve abartmamayı hatırlatın bugün. Bir karşıdan gelen arabaya, bir de yanınızdaki çamurlu suya bakıp ”ULAM! Bu şöfer parçası bu suyu üzerime sıçratırsa, ben de onun plakasını alıp…” diyeceğinize, bi zahmet kenara çekilin de üstünüz başınız berbat olmasın :)))

Unutmayın ki, Sith, Jedi savaşçısını yenmek için onun dengesini bozup ruh halini kızgınlığa çekmeye çalışır! Yani resmin de manası buydu bu arada :)

Amaannn şimdi gitmez mi bir MAZERETİM VARRR! Hatta Can Bonomo çalsın, söylesin… Kızıp da ”bu kesmedi… nerde o yanık yanık çalan zurna!” filan diyecekler için, oricinalini de altına ekliyorum merak etmeyinnn!


3 yorum:

Aycan dedi ki...

Dün gece birdenbire gerginlikle uyandım. Beni terk eden sevgilimi içimde affettim derken bir anda"Ya ararsa,aradığında ona bana yaşattığı acıyı anlatacağım. Ya aramazsa, geri döndüğü eski sevgilisyle mutluysa ona bana bunu yaşatmasının haksızlık olduğunu...vs. anlatacağım" diye kendi kendime sms mi atsam arasam mı,içimdeki acıyı mı kussam diye düşünürken, gözyüzü aklıma geldi ve gecenin karanlığında. Hemen yazınızı okudum. Ey yıldızlar beni uykumdan içimi kemiren bir duyguyla uyandıran ey yıldızlar siz nelere kadirmişsiniz diyerek telimi kapattım ve uyudum:)

JUNO ASTROLOJİK DANIŞMANLIK dedi ki...

:))) gecenin o vakti yazıp acilen yollamamın bir hikmeti varmış :))) sizi tebrik ediyorum! kendinize hakim olduğunuz için ... sevgiler

Aycan dedi ki...

:)Evet, gerçekten bir hikmeti varmış yazdığınız yazının.Hiç bilmediğiniz bir yerde hiç tanımadığınız bir insanın acısınıbelki de size hissettiren bir hikmet.Beni ilaç gibi uyandıran bir hikmet. Gece uyanmasaydım,gökte ne var neler oluyor yine diyerek sayfanızı okumasaydım, kalktıgımda hemen o gerginlikle, içimi kemiren terkedilmişlik hissiyle eski sevgilime ya sms atacaktım ya da arayacaktım. Gökyolunu yorumlamanız bizlere öyle bir rehber oluyor ki, içimizdeki sabrı da aşkı da sakinliği de yeniden yapılandırıyoruz. Şifacının eli gibi rehberliğiniz hep bizimle olsun. Çok çok teşekkürler:)